Sayfalar

21 Mart 2018 Çarşamba

"geçici"

şu an arayacak pek kimsem yok işin gerçeği ama aramak isterdim; konuşmak ve rahatlamak... çünkü sanki her şey kocaman bir yumak oluyor ve hayatım toparlanmıyor gibi.

hızlı aramalarımda toplam 6 kişi var. en başta annem ve babam, diğer 4 kişi de en yakın kız arkadaşlarım. (bir tanesiyle aynı yerde oturuyoruz, biri evli ve liseden arkadaşım, son ikisi de bir zamanlar beraber çalıştığım iş arkadaşlarım.)

annemi arasam zaten dertlerimi kendi kendine dert ettiği ve yeteri kadar üzüldüğü için ona yüklenmiş olacağım.
babam zaten okulda ve onunla çok telefonlaşmayız. genelde whatsapp aile grubundan kısa kısa yazışıyoruz.
kız arkadaşlarıma da gelirsek, evli olan haricinde diğerlerinin rutin bir iş temposu var. ayrıca hiçbirine içimi uzun uzun dökmek istemiyorum. bir tanesi geçen gün birtakım olumsuz yorumlar yaptı, diğeri çok akıl verir şekilde konuşuyor, bir öteki aşk acısı yüzünden antidepresan kullanıyor vs vs.

yani şu an rahatlıkla özelimi dökebileceğim ve ruhuma huzur verebilecek bir kimse yok. çok üzgünüm ki böyle. ben de size yazmak istedim, burada bahsetmek en iyisi.

bu sabah son görüştüğüm yerden olumsuz dönüş belirten bir e-posta aldım. içimde hep olumlu neticeleneceği hissi vardı nedense. görüşmelerim samimi ve sıcak geçmişti. aradıkları deneyim bende vardı. hatta diğer görüştüğüm yerlere belirttiğim maaşın çok altını söylemiştim çünkü beklentime daha uygundu ve olmasını istemiştim. beni arayacaklarını düşünerek içimden maaş pazarlığı bile yaptım geçen günlerde.

diyecek bir şey yok. 8 ay evde geçmiş ve evde, rahat bir hayatı yaşıyor olmanın hazzı zaman içinde yerini huzursuzluğa, gelecekte ne olacak korkusuna ve plansızlığın neden olduğu kaygılara bırakıyor. maalesef ben bu vakti boş boş öldürdüm. gerçi şunu yapman gerekiyor diye bir şart da yok ama şu anki halime bakılırsa daha aktif olmam faydalı olurdu belki.

biliyorum, hayatımızda sorunlar olduğu gibi fırsatlar ve seçenekler de olacak. kendime ufak bir hatırlatma daha yapmam gerekiyor...

geçici bir durum bu. 
derin bir nefes al.

14 Mart 2018 Çarşamba

boş boş konuşuyorum işte

günlüğe bu sefer ne yazsam ben de bilmiyorum, o yüzden biraz beklemiştim. hayatımda ilerleme kaydetmek istiyorum.

bu hafta tekrar bir iş görüşmem oldu. çok tatlı, sempatik bir kadındı. fransız olduğu için görüşme öncesinde biraz ingilizce pratik yaptım, hatta bir word hazırladım görüşmede neler anlatabileceğimi düşünerek. yardımı oldu. kendisi biraz türkçe de bildiği için hem türkçe, hem ingilizce konuşup anlaştık :)

cumartesi günü çok yakın bir arkadaşımın kuzenine bekarlığa veda yapılacak. arkadaşım beni de sohbet arasında çağırdı ama ilk başta kabul edip sonradan vazgeçtim. çok kalabalık (17 civarı) olunacak ve mekan fazla alaturka gibi geldi. kuzenini tanıyorum ancak arkadaşlık yaptığım birisi değil. gitsem belki biraz eğlenirdim, değişiklik olurdu ama kalabalığı kaldıracak gücüm yok sanki. bu durumlarda eğer gitmeyi seçtiyseniz, esnek ve rahat olmanız gerekiyor. ben ise düşünüyorum; ne giysem, mekan güzel mi, eve nasıl dönerim vs vs...

bunların harici pek ekstra bişey yok. bugün bir film izledim, onu tavsiye bırakabilirim.

gattaca bir bilim kurgu filmi. film genetik mühendisliğinin devrim yaptığı bir dünyada geçiyor. doğacak çocuklar, ebeveynlerinin isteği ve onayı ile doktorlar tarafından genetiği değiştirilerek kusursuz özelliklere sahip olacak şekilde tasarlanıyor. bu kişiler toplumsal yapının üst sınıfını oluştururken, doğal yollarla (müdahalesiz) hayata gözlerini açan bireyler ise sahip oldukları bazı kusur ve hastalıklar itibarıyla alt sınıf olarak görülüyor. başroldeki abimiz de maalesef bu grubun has üyelerinden ve en büyük hayali uzaya seyahat edebilmek. hayalini gerçekleştirebilmesi için ise seçkin yani üst sınıftan bir birey olması gerekmekte... nasıl olacak bu iş diyorsanız filmi izleyin, söylemem :))

ethan hawke, uma thurman ve jude law oynuyor. imdb puanı şu an; 7,8

5 Mart 2018 Pazartesi

90. Oscar Ödül Töreni

bugün telefonumun alarmından saatler önce uyandım. (çalışmayan biri için bu alarm gerçekten büyük bir düzen sağlıyor. kendimi yaymamaya özen gösteriyorum. umarım yakın zamanda hayatımda güzel başlangıçlar olur. aylar öyle anlamsız geçiyor ki aslında...)

yataktan kalkmadan önce instagram'da gezindim biraz ve oscar ödül töreni fotoğraflarını görünce hızlıca salona geçtim. bana iyi bir oyalanma oldu, erken kalkmama değdi.

filmleri maalesef izlememiştim ve bu yüzden yorum yapamıyorum kazananlar için.

törende dikkatimi çeken 3 kadını paylaşarak uzaklaşıyorum :) çok zarif değiller mi?