dün hayatımın en eğlendiğim, güldüğüm, muhabbete doyamadığım günlerinden biriydi şüphesiz. benden birkaç güncük arayla doğum günü olan çok yakın bir dostuma sürpriz yapmak için toplandık. kadıköy'deki viktor levi'deydik. ne güzel bir bahçesi varmış. benim yolum karşı tarafa pek düşmediğinden oradaki mekanlar konusunda neredeyse hiçbir bilgim yok.
peynir çeşitleri ve bar tabağının yanına 59 numaralı kırmızı şarabı seçtik. gecenin sonunda kaç kadehi buldum bilmiyorum ama şarabın tadı iyiydi.
gülerken ağladım, ağlarken güldüm arada. duygularım taşıvermişse demek... her zaman içmek de gelmez içimden ama dün içmek için güzel bir gündü. koala misali birbirimize sarıldık bol bol.